22 Haziran 2012 Cuma

bir kitap vardır unutur gidersin, bir kitap vardır içini dağlar

Selam. Blogu elimden geldiğince güncel tutmaya çalışsam da arkadaşlarım panelde yazı eklerken ben sadece öyle bakıyorum. Yazacağım yazının bir amacı yok ve şuan öylesine nefret dolu, berbat bir ruh halindeyim ki... Eğer sende kötüysen okuma bu yazıyı, askıya  al.

Bir kitap bitirdim. Her sayfasını nefretle okudum ama bir o kadar da çok sevdim o kitabı. 
Hani, Ü'yle, 15 tatilin başlangıcında D&R'a gitmiştik de bu öküz benden ona kitap almamı istediğini söylemişti  ve bende sırf o götü bokluya kitap almamak için Neva adlı bir kitap almıştım. Uzun uzun bahsedeceğim o kitaptan işte, kahrolacası kitaptan, lanet olası yazarından.

Kitabın arkasını incelediğinizde sadece okur görüşleri olduğu için içeriğinin ne hakkında olduğunu kestiremiyorsunuz. Sadece acılı bir aşk hikayesini anlattığını biliyorsunuz, o kadar. 
Ilgın adında bir oğlan var. Esas oğlan. 20li yaşlarında olmasına rağmen daha önce hiç sevgilisi olmamış ve hayatının kadınını arayan saf salak bir oğlan. Bu oğlan en sonunda tanışıyor hayatının aşkıyla. Neva'yla. Esas kızla. Ama bu ikisi bir türlü mutlu olamıyor. Ilgın'ın salakları yüzünden, geçmişe takıntısı yüzünden. Kitabın son sayfasını okuduğunuzda gerçekten büyük bir hüzün ve nefret kaplıyor içinizi.


Tamam, ben öyle sırf aşk hikayesi anlatan romanları sevmem açıkçası. Çünkü konu tamamen aşk üzerinde olunca zevki olmuyor bence. Araya yerleştirilen, sırf kitabın tadı tuzu olsun diye konulan romantizmi daha çok seviyorum. Bu kitapta arkadaşımın tavsiyesi üzerine almayı düşündüğüm bir kitaptı. Onun söylediğine göre ablası kitabı bitirdiğinde hıçkırıklara boğulmuştu. Benimde ilgilimi çekti tabi ağlatan bir kitap. Tabi şunu açıklığa kavuşturalım, kitap bittiğinde ağlamadım, sadece sinirden titrer haldeydim ki kitabı sadece 5 dakika önce bitirdim. Neyse işte başladım bu kitaba. Başları inanılmaz sıkıcıydı. Öyle böyle değil, yarsına geldim, dayanamadım ara verdim ve Neva'ya ara verdiğim sırada beş roman bitirdim. Çünkü kitap piç Ilgın ve Neva'nın aşkı üzerine kuruluyken kitabın yarısına gelmeme rağmen hala tanışmamışlardı. Her neyse, ben o beş kitabı okumakla meşgulken arkadaşıma verdim Neva'yı. Sağ olsun o bitirdi kitabı ve apaçık psikolojisini bozduğunu, Ilgın'ı bir kaşık suda boğabileceğini söyledi. Tabi bu sırada kitabın hazin sonunu da söyledi. Dediğine göre Neva ölüyordu, Ilgın piçi öldürüyordu onu. Bende merak ettim doğal olarak bu oğlanın Neva'ya deli gibi aşık olması lazım niye onu öldürüyor diye ve niye arkadaşım Ilgın'dan bu kadar nefret ediyor diye.

Kitabı bitirdim ve dediğim gibi her sayfasını okuduğumda içimden fırlatıp atmak geliyordu. Bir insan bu kadar mı odun, bu kadar mı geri zekalı, bu kadar mı geçmişe bağlı olabilir! Hayır, Neva sırf hayal ürünü olan bir kitapta değil. Yazarın (Ilgın Olut'un) başından geçenleri anlattığı bir kitap. Belkide bu kadar gerçek olması dokundu sinirime. İlk başta da dedim Ilgın üniversiteye kadar kadın eli tutmamış saf bir çocuk. Ve ne yapsa ne etse kadınlarla hiçbir deneyimi olmadığı için konuşamıyor ve şu 'hayatının aşkını' bir türlü bulamıyor. Ama sonra bir şey oluyor bu çocuğa biranda erkek orospusuna dönüyor. Yatmadığı kadın kalmıyor, evliden bakireye, küçüğünden büyüğüne. Üniversiteyi bitirip doktorluk yapmaya başladığı sırada Neva'yla tanışıyor. Neva'da öyle böyle değil yani. Yazar nasıl tasvir etmişse artık bildiğin Pamuk Prenses. Doğaüstü güzel, bembeyaz tenli, kıpkırmızı dudaklı falan. Ve ölesiye masum, temiz, iyi kalpli ve bildiğin konuşma özürlüsü. Kimseyle rahat rahat konuşamıyor, özellikle erkeklerle. Ve sevdiği adamı kırmaktan o kadar çok korkuyor ki. Neva ve Ilgın işi ileriye götürüp evlenmeye karar veriyorlar. Ama Ilgın piçi rahat durur mu, evleneceği kadının geçmişini araştırıyor ve birde ne görsün! Neva'nın göbeğini ellemiş bir oğlan! Gece aynı yatakta yatmışlar ama Neva sadece göbeğini ellemesine izin vermiş daha ileriye gitmemiş. At gözlüklü Ilgın takıyor kafasına bu olayı. Neva'nın daha yeni tanıştığı ablasının nişanlısının arkadaşıyla aynı yatakta birbirlerine dokunmadan yatmalarını kaldıramıyor kendisi daha yeni tanıştığı kızla tuvalette ön sevişme yaparken. Bu yüzden çok kavga ediyorlar Neva'yla. Ama Neva körkütük aşık şu piçe. Aslında ikisi de birbirini seviyor ama Ilgın bu işte! Olur mu hiç! Kendisinin yatmadığı kadın kalmamış, evli kadını bile elden geçirmiş ama Neva...! Sırf yeni tanıdığı biriyle aynı yatakta yattığı için ahlaksızın önde gideni! İnsan bile değil! Ne kadar aşmaya çalışsa da beceremiyor sürekli Neva'ya küfürler yağdırıp duruyor. Artık biran geliyor ki, kendi kirli geçmişine aldırmadan kızının bir anlık hatası (!) yüzünden nişanlılarken, aileleri tanışmışken, evlerine eşyalar alırken sırf bu olay yüzünden ayrılalım diyor, ben buna daha fazla katlanamam diyor. Dedim ya Neva, zavallı Neva'cık, körkütük aşık bu oğlana. Dayanamaz onsuz yaşamaya, o yüzden Ilgın'ın gözleri önünde atıyor kendini aşağı. Ilgın hele şükür pişman oluyor yaptığı piçlikten. Neva'yı hastaneye götürürken onu ne kadar sevdiğini söylesede işe yaramıyor... zavallı Neva'cık ölüyor. Neva'nın ölmeden önceki şu sözleri öyle içime dokundu ki...

"Ben... Senin beni sevmeni istedim hep. Bak işte... Hatalarımın cezasını çektim... Değil mi? Artık beni seviyorsun değil mi?"

Sahiden yıllar geçse bile unutamayacağım kitapların arasına girdi bu kitap. İşlediği aşkla değil, Ilgın'ın bu kadar ahmak tavırları yüzünden 19 yaşındaki Neva'nın hayatını mahvedişini hatırlayacağım.


Yıllar geçti üzerinden... Genç adam yıllar boyunca yaşadıklarının bir anını bile unutmadı. Genç bir kızın yalnızca kadınlara özgü derin bir yalnızlıkla sevgiyi ve mutluluğu arayışını, bunun için yaşadığı masum çırpınışları görememişti. 

Şimdi ise tüm yaşananlar uzaklarda kalan acı dolu bir hatıra gibi. Geldi, arkasında koskoca bir boşluk bıraktı ve geçip gitti. Çok garip, bu boşluk hep içerilerde bir yerlerde duruyor ve hiçbir şey dolduramıyor onu. İşyerinde çalışırken, evde veya dışarıda dostlarla birlikteyken, çok derinlerdeki bir parça her şeyden ayrı... Sürekli içinizde çalan, sizden başka kimsenin duymadığı bir müzik gibi... 

Evdeki herkes gidip yatağınıza uzandığınızda ve bütün sesler kesildiğinde ruhunuzda o garip, berrak ama güçlü müzik duyuluyor sadece. Çok iyi tanıdığınız, varlığına iyice alıştığınız, ruhunuzu okşayan bir melodi. 
Vicdanın pırıltılı, ince, yumuşacık fakat o çok güçlü melodisi...



(Fazla spoiler vermem UMURUMDA BİLE DEĞİL. Tüm bunları yazmasaydım bir damla bile uyku girmeyecekti gözüme. Yine girmeyecek ya. Olsun.)

6 yorum:

  1. Öyle bi anlattın ki okuyup okumıycağımı şaşırdım o.o okusam bi türlü okumasam bi türlü abicim, iyisimi ben bu konuya takıyım, belki işini tam yapamayan gerzek ilham perim gelir de az buçuk bir şeyler yazarım bloga

    YanıtlaSil
  2. ALLAH BELASINI VERSİN O ADAMIN -_-
    Abi bu ülkemin erkeğindeki hayvanlığı anlayamadım lan. O neva da malmış. Okuma böyle kitapları. Ama yine suç sende de değil. Bi bok yediğini sanıp o kitabı yazanda ve ortadaki YANLIŞı göremeyip ağlayan ülkemin kezbanında -_-
    höf resüm çizirdim unazo-sama umarım bu sinirle mıçmam... İyi akşamlar bu arada. U_U

    YanıtlaSil
  3. O herif de amma orospuymuş yani. Alacaksın herifi, fazla egodan şişme yapmış Nicki Minaj götüne tığ batıracaksın.
    Romintizme o kadar meraklı değilim ama cidden okuma böyle şeyleri bir dost tavsiyesi -_- Bak ben de sinirlendim. Götoğlanı ya -_-'

    YanıtlaSil
  4. Evet neva da da suç var emme ılgın piçi nasıl betimlemisse kızı ister istemez ona karşı icimde müthiş bir sempati oluştu U_U

    YanıtlaSil
  5. Bir an School Days'i anlatıyorsun sandım ._.Orda da Makoto diye bir çocuk var,işte sen Ilgını nasıl tanımladıysan öyle.Yani Nice boat! ending,işte her neyse .-.''
    Ve okusam mı karar veremedim ama şu elimdeki yığını bitirsem iyi olur*kafasına bir kitap düşer*

    YanıtlaSil
  6. Kitabımı okumadığım halde ben bile nefret ettim Ilgın'dan. Piç Ilgın! Kahve Ilgın! Nasıl bir adam lan bu? Böyle bir psikopat görmedim ben. İyi olmuş içini döktüğün, nasıl bir duygudur bilirim çünkü; bir kitabı okursun, kitaptan iğrenirsin ama nasıl desem, bir yanında çok etkilenmiştir ondan. "Keşke okumasaydım" dersin ama kitabın kötü olduğunu söyleyemezsin iğrendiğin halde - çünkü *altını çizerek söylüyorum* etkilenmişsindir ondan. Tabii senin duygularının bunlarla ilgisi bile olmayabilir. ^^D
    Neva bana biraz shoujo anime ve mangalardaki dünya tatlısı, aptal derecede saf ve şirin kızları hatırlattı... Zavallı kız.

    YanıtlaSil